CEREN BİNGÖL

İsviçre'de 9 Şubat 2020 de yapılan seçimlerin sonuçları ortaya çıktı. İki büyük oylama yapıldı. Birisi ayrımcılık karşıtı yasa "Anti-Diskriminierungsgesetz" diğeri ise Kiralık Birlik Seçmen Girişimi "Mieterverband-Initiative". Kiralık Birlik Seçmen Girişimi en az yüzde 10 kooperatif konut talep etmişti. Ne yazık ki bu öneri İsviçre halkı tarafından reddedildi.

Diğer oylama olan ayrımcılığa karşı yasa ise kabul edildi. Cinsel yönelime dayalı nefret çağrıları bundan sonra İsviçre genelinde cezalandırılacak ve Madde 261 StGB genişletilecek. Bundan sonra cinsel tercihe yönelik nefret ideolojilerinin yayılmasına yardım eden veya uygulayan her kim olursa olsun hükümet tarafından cezalandırılacak.

Sonuçlar şu şekildeydi:

Ayrımcılık karşıtı yasa – "Anti-Diskriminierungsgesetz" Yüzde 36.9 Hayır / Yüzde 63.1 Evet

Kiralık Birlik Seçmen Girişimi – "Mieterverband-Initiative" Yüzde 57.10 Hayır / Yüzde 42.9 Evet

Yasa değişiminden sonra, İsviçre'nin Zürih şehrinde ilk nefret suçu yaşandı. 9 Şubat 2020 saat 2:45 sularında, iki homoseksüel vatandaş önce hakarete uğradı, sonra da darbedildi. 

Yasa genişlemesi bu tür vakaları engeller mi?

Bu olaydan sonra bu sorunun cevabını vermek çok zor. Belki de bu tür yasa değişimleri, bu tür vakaların çoğalmasına yol açabilir. Bu değişiklik psikolojik bir değişikliğe yol açabilir. Failler kendilerini yasadaki bu değişikliğe karşı savunmak sanabilir ve daha çok eyleme girişebilir. Ne de olsa bir insanın içindeki hisleri bir yasa ile değişmemiz mümkün değil.

Bu değişikliğin zorbalıkları azaltıp azaltmayacağını, önümüzdeki günlerde hep birlikte göreceğiz.